Tanrıyı Güldürmek


 [ TANRIYI GÜLDÜRMEK ]*

-Ne yapıyorsun, dedi Cemil.
-Plan yapıyorum, dedi Selim.
-Tanrıyı güldürmek istiyorsan ona planlarından bahset, dedi Cemil.
-Plan yapmaktaki tek amacım da bu, dedi Selim.
-Anlamadım, dedi Cemil.
-Tanrıyı güldürmek istiyorum, dedi Selim, "böylece belki beni bağışlar!"

*[ izzet koçak ]

#mikroöykü750

Memurluğu Bilmiyorlar


[ MEMURLUĞU BİLMİYORLAR ]*

Zorunlu hizmete gittim. Müdür, beş yıllık tecrübeli bir memur olduğum için beni övdü göreve başlarken. Buraya hep ilk atamalar geliyor, memurluğu bilmiyorlar diye yakındı. Seminer döneminde okula takım elbise giymeden geldiğim için de ilk soruşturmayı bana açtı!

*[ izzet koçak ]

#mikroöykü752

Belki Bir Umut


 [ BELKİ BİR UMUT ]*

Elime çekici aldığımda kutudaki çiviler usulca titremeye başlıyor. Çiviler çakıldıkları yerin mezarları olacağını biliyor. Bundan kaçmak için bir çivi, bir başka çiviyi öne atmaktan çekinmiyor. Oysa kutuda kaldığı sürece çekicin kendisi için geleceğini unutuyor.

*[ izzet koçak ]

#mikroöykü759

Gerçek Gözyaşları


 [ GERÇEK GÖZYAŞLARI ]*

Ağlıyordu. Mendilimi çıkarıp verdim. Önce gözyaşlarını, sonra burnunu sildi. Mendili geri vermedi. Onu bir daha görmedim. Annem mendili sorduğunda, çok güzel ağlıyordu, dedim. Mendile yazık olmuş, dedi. Yok, dedim anneme, gözyaşları gerçekti çünkü burnu da akıyordu.

*[ izzet koçak ]

#mikroöykü758

Büyüdükçe İçeme Kapandım


[ BÜYÜDÜKÇE İÇİME KAPANDIM ]*

Onu kütüphanenin uzak bir köşesinde gördüm. Yıllar olmuştu görmeyeli. Heyecanlandım. Yanına vardım. Hemen tanıdı beni. Selamlaştık. Oturdum. Bir süre sohbet ettik. Ben ettim, o dinledi çoğunlukla. Dedim, değişmişsin, eskiden böyle içine kapanık değildin. Dedi, büyüdüm!

*[ izzet koçak ]

#mikroöykü757

İyi Niyetli Kurbağa


[ İYİ NİYETLİ KURBAĞA ]*

Biliyorsun, dedi, uzatmayım. Kurbağa öleceğini bildiği halde akrebe bunu neden yaptığını sormuş. Akrep, çünkü ben bir akrebim, demiş. Güldüm. Ben de bir akrebim öyle değil mi, dedim. Yoo, dedi, sen bu hikayedeki iyi niyetli kurbağasın, mutsuzluğun bundan çoğu zaman!

[ izzet koçak ]*

#mikroöykü756

Yüzme Bilmiyorum


 [ YÜZME BİLMİYORUM ]*

Dolmuşun içerisinde boğulmak üzereydim. İnebilir miyim, dedim şoföre. Duymamazlıktan geldi. Önümdeki ağabey gür sesiyle, müsait bir yerde inecek var, dedi. Dolmuş denize yanaştı. Kapıyı açtı. Yüzme bilmiyorum, dedim. Birkaç kişi dışında, dedi şoför, hepsi öğrendi.

*[ izzet koçak ]

#mikroöykü755