Karbon Monoksit Bir Hüzün


KARBON MONOKSİT BİR HÜZÜN

Sonunda sobayı yakmayı başardı.
Hiç de dışarıdan göründüğü kadar eğlenceli değilmiş, dedi.
Kombiyi kapatayım mı artık, diye sordu kız.
Olur, dedi.

Sobanın üzerine kestaneleri dizdiler. 
İyi bir açı bulup birkaç güzel fotoğraf çekindiler.
Huzur, diye paylaştılar.
Gelen yorumları okudular. 
Kestaneleri sobanın üzerinde unutup yaktılar. 
Onları da sobanın içine attılar. 

Kapıcı, sabah kapıya astığı ekmelerin alınmamasından şüphelendi.
Zile bastı.
Telefonla aradı. 
Telefonun melodisini kulağını kapıya dayayınca derinden duydu.
Yöneticiye haber verdi.

Polis geldi.
Kapı çilingir tarafından açıldı. 

Yakınları geldi.
Merdiven boşluğunu çığlıklar kapladı.

Evlerinden hiç ceset torbasında ayrılmayı düşünmüşler midir, diye sordu kapının önündeki kalabalıktan biri. 
Sorunun muhatabı yüzünü ekşitti.

Apartmana karbon monoksit bir hüzün çöktü.
Birkaç gün havalandırınca o da dağılıp gitti.

[ izzet koçak ]
Nejla'ya

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder