Neden yazıyorum?


[ NEDEN YAZIYORUM? ]*

“Hayat akıyor ve ben yazıyorum.”

Gerçekten neden yazdığımı bilmiyorum. Yazarlara yöneltilen “neden yazıyorsunuz?” ya da “sizi yazmaya iten sebep neydi?” gibi sorulara verdikleri cevapları okuyor. Kendime uygun bir “neden yazıyorum?” sorusu cevabı oluşturmaya çalışıyorum. 

Nedense “tatmin edici” bir "neden yazıyorum?" cevabı bulamıyorum.

Bulduklarım bulamadıklarımın yanında duruyor sadece:

Bazen ihtiyaçtan, bazen boşluktan, bazen doluluktan yazıyorum.

Aaa! Siz de mi yazıyorsunuz, demeleri için yazıyorum belki de…

Sessiz sedasız olmaktandır, kağıtlar ve kalemlerle olan hasbıhalim, onlar da sessizler diye yazıyorum.

Hayata ve topluma karşı bir sorumluluk duygusu taşıdığımdan ara sıra. Ara sıra içimdeki aşığı susturmak niyetiyle yazıyorum.

Ruhuma işlemiş yaşlı çocukla oyunlar oynamak için yazıyorum.

Ruhumun odalarını darmadağın eden yaramaz çocuğun asık suratlı üvey babasını memnun etmek için yazıyorum ciddi ciddi.

Yazıyorum. Sıkıla sıkıla…

Yazarken gerçekten çok zorlanıyorum. Zorlandıkça bir daha yazmamaya niyet ediyorum. Niyet ettikçe yeniden yazıyorum. Çelişkili çelişkili.

Okudukça yazmak isteği depreşiyor içimde, bende böyle şeyler yazmak istiyorum, diyorum. Yazıyorum, olmuyor bir daha yazıyorum.

Yani yazıyorum işte, sanki söyleyecek bir sözü olmayan, ama söz söylemek için çırpınan biri gibi.

Bu yazıda benim “neden yazıyorum? sorusuna cevaplar bulamadığım için yazıyorum," diye bitireceğim bir yazı oldu.

*[ izzet koçak ]
#yazmaritüeli
Şubat 2016

1 yorum: